Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

19 Şubat 2016 Cuma

minik yeni misafirimiz

ismini burada söylemeyeceğim, kendisini de uzunca bir süredir buradan ilan etmediğim gibi... aramıza katıldığında ismi ile kendisini tanıtırım.. az kaldı sayılır, 2 aydan az bir zamanımız kaldı.



heyecanımız büyük... canımın parçası içimde, minik tekmeleriyle iletişim kuralı beri heyecan katlanıyor.. rüyalarıma giriyor bazan... bazan, çünkü çoğu kez uyuyamıyorum, sağlıksız uyuyorum filan.. bejna'nın hamileliğinden epey zor geçti bu dönem. bejna'da hamilelik belirtilerinin neredeyse hiçbirini yaşamamış, son ana kadar zıp zıp gezip çalışan ben bu arkadaşta yaşlanmış hissettim kendimi. e yalan da değil. cahit sıtkı'nın yolun yarısı dediği yaştayız artık. o kadar da olsun... fekat tıbben de riskli bir yaşmış yolun orta yeri... o yüzden bir sürü tetkik vs ye maruz kaldık... hadi bunları geçtim sağlık için neticede... lakin, ilk üç ay mahvoldum... o kokular o kokular.... parfüm sıkamadım bu da önemli değil de elimi yıkadığım sabun, saçımı yıkadığım şampuan bile beni yıktı geçti. yemek kokularına hiç gelmeyelim, yemeklere hiç.... neredeyse uzun bir zaman leblebi ayran, leblebi çıbık krakerlen beslendim. doktor ben açım aç dedim, dedi sorun yok bebek besleniyor, dedim doktor peki ben ne olacağım, cevap yok tabi... eh annelik!!!




ama bu zor dönemde bejnoş öyle anlayışlıydı ki... yavrum benim yediğime içtiğime dikkat etti, anne tatlı ye, anne zararlı şey yeme, anne acı yeme diye :) hatta bayram tatili için gittiğimiz otelde tanıştığı arkadaşının ona ikram ettiği kuruyemişleri direk bana yolladı yan masadan hesaaaabı :))

derken iyisiyle kötüsüyle bu maceranın bir kısmını atlattık kaldı bir kısmı... uzun bir bekleyiş kabul edelim. zira heyecan hep dorukta bir merak duygusu sarmalarken bünyeyi zaman geçmek bilmiyor. kendi kendime sürekli, iyice uyu dinlen bak doğunca zor bulacaksın bu vakitleri diyerek telkinlerde bulunsam da uykularım çok bozuk. gecenin orta yerinde mesela gecenin tam üçünde bir uyanıyorum sabaha kadar koyun sayıyorum neredeyse... ondan sonra zombi gibi mor gözlerle kalkıyorum.. akşam yemekten sonra koltukta mayışıp tam uyku saatinde uykum kaçıyor.. velhasıl şimdiden başladı uyku bozukluğu..bakalım ne olacak minik yavrumuz gelince...

bejna bir kardeşi olsun çok istediği için o da bizim kadar belki daha fazla heyecanla bekliyor onu.. gelip yüzünü dayayıp karnıma sohbetler ediyor onunla. bakalım doğunca ne olacak. en büyük kaygılarımdan birisi de bu aslında.. insanın 2 evladı olup ikisine herşeyi eşit yapmak istemesi, yapamama kaygısı.. uykumu kaçıran şeylerden birsi de bu.. mesela bejna'ya hamile iken çok disiplinli bir şekilde sağlıklı beslendim, ancak bu yavru da fizyolojik sorunlardan ötürü bejna kadar disiplinli olamadım. örneğin bir dönem su dahi içemiyordum falan filan... o yüzden bence her hamilelik süreci ilkmiş gibi.... yani tecrübe bilgi filan bir yere kadar oluyor. aslında bir yönüyle aynı heyecanı yaşamak açısından güzel bir durum.

bejna'nın gündemi ise uzunca bir süredir resim ve tasarım tutkusuna odaklı. oyun hamurları ile ilgili bir sürü video izleyip kendi tasarımlarını yapıyor. barbilerine kıyafetlerden tutun da çeşit çeşit pasta kurabiyeye kadar... yine çok güzel resim çalışmaları var, dur durak demeden resim çiziyor, kesiyor, biçiyor habire birşeyler yapıyor. artık evde kağıt kırpığı toplamaktan oyun hamuru parçaları süpürmekten boyanan yerleri temizlemekten bir hal olmuş durumdayız...

şimdilik havadisler bu kadar, yeni havadislerde görüşmek üzere
sevgiyle kalın....